Pekin'de Sözde “Xinjiang” propaganda

Çin, son 10 yıldır sistematik soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’da belirli noktalarda turistik cazibe merkezi açarak, uluslararası toplumu kandırmaya çalışıyor. Bu minvalde geçtiğimiz hafta Doğu Türkistan’la ilgili Pekin'de özel bir toplantı gerçekleştirerek bölgedeki sistematik soykırımın üstünü örtmeye çalıştı.

İstiqlal TV ekibinin mercek altına aldığı Halk Ağı’da 21 Nisan yer alan bilgiye göre, Çin’in başkenti Pekin'de bulunan sözde "Xinjiang Salonu" nda, Doğu Türkistan’la ilgili yalan yanlış, algı yanıltıcı propagandalarla dolu özel toplantı düzenlendi.

Özel olarak yabancı diplomatlar için kurgulanan ve Çin'deki 50’den fazla diplomattan 49 ülkeden 21 büyükelçinin katıldığı toplantıda, sözde "Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi" Parti Komitesi Sekreter Yardımcısı, sözde "Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi" Başkanı Kukla yetkili Erkin Tuniyaz ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Chen Xiaodong yabancı diplomatları karşıladı.

Toplantıda söz verilen kukla yönetici Erkin Tuniyaz, Doğu Türkistan'ın mevcut durumun üstünü örterek, özde "Xinjiang’daki her millet halkının uyum içerisinde yaşamakta olduğunu, sosyal istikrarın geliştiği, hayatın her alanında insanların temel çıkarlarının güvence altına alındığı, “Çin ulusal ortak bilincinin” sürekli olarak güçlendirildiği ve farklı dinlerin “Çince sosyalizme” uygun bir şekilde geliştirildiği yönün yalan propaganda yaptı.

Çin basınına yansıyan habere göre, Toplantıda Güney Afrika'nın Çin Büyükelçisi Siyabonga Cwele, Çin propagandasına alet olarak “2023 yılında Xinjiang'ı ziyaret etme fırsatı buldum. Burada insanların dini inanç özgürlüğünün korunduğu, çeşitlik etnik kökenden halklar uyum içinde yaşadıklarını gördüm" dedi.

Ayrıca Çin propagandasıyla zehirlenen Türkiye, Kazakistan, İran, Pakistan ve Çin'deki diğer ülkelerin büyükelçileri Çin aleyhine ayrı ayrı açıklamalarda bulundu.

İLGİLİ HABERLER: ÇİN’İN SİSTEMATİK SOYKIRIM UYGULAMALARI

Çin rejim hükumetinin sistematik baskıları ve asimilasyon politikaları ile Doğu Türkistan’da topyekûn bir halk, asimilasyon ve soykırıma uğramaktadır. Milli, dini, siyasi ve kültürel olarak Doğu Türkistan’da Çinli olmayan tüm Türk kökenli milletler bu baskının kurbanı olmaktadır.

Doğu Türkistan’da ağır insan hakları ihlallerinden aşmış soykırım derecesine ulaşan, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine gelen Uygur meselesi, küresel bir sorun haline geldi. Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve ciddi insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Ortaya çıkan Resmi veriler ise, Çin Komünist Partisi idaresinin kültürel ve etnik soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında milyonlarca insanı yasa dışı bir şekilde alıkoyduğunu gösteriyor. Fakat Çin hükumeti, toplama kamplarında ve ceza kamplarında insanlık dışı şartlarda tutulan Uygur Türklerinin durumuna dair tüm verileri dünya kamuoyundan gizlemeye ve soykırımı yalanlamaya çalışıyor.

İLGİLİ HABERLER: HAKSIZ YERE HAPSEDİLİYOR

Günümüzde Doğu Türkistan’da Uygur ve diğer Türk halklarından milyonlarca kişi suçsuz yere, bilinmeyen bir yerlerde hapsediliyor. Bu baskı tüm şiddetiyle devam ederken, tanıkların ifadelerine göre tutuklulara işkence ediliyor. Sağlıksız şartlarda ellerinde kelepçe, ayaklarında zincirle yaşıyor. Kampta tutulanlara ne olduğu belirsiz ilaçlar ve iğneler veriliyor. Tırnak çekme, kamçı, elektrik verme gibi işkencelere maruz kalıyor. Kadınlar toplu tecavüze uğruyor. Onlardan geriye kalan Mal varlıklarına ise hükümet el koyuyor.

Milyonlarca genç Doğu Türkistan’daki çalışma kamplarında veya Çin’deki fabrikalarda zorunlu köle işçi olarak çalıştırılıyor. Birçoğu toplama ve çalışma kamplarına gönderildikten sonra geride kalanlar da siyasi propaganda ezberlemeye, kamu hizmeti adıyla ücretsiz çalışmaya zorlanıyor. Kadınlar kısırlaştırılıyor, hamilelere zorla kürtaj yaptırılıyor. Genç kadınlar Çinlilerle evliliğe mecbur ediliyor. Ailelerinden koparılan yaklaşık 800 bin Uygur Türkü çocuk, “melekler yuvası ” denilen çocuk toplama kamplarında asimile ediliyor. Çince konuşmaya Çince yaşamaya, tıpkı bir Çinliymiş gibi davranan, yaşam felsefesi, ideolojisi, hayata bakışı tamamen Uygurlardan kopuk komünist bireyler olması için yetiştiriliyor.

İLGİLİ HABERLER: “KARDEŞ AİLE” REZALETİ

Doğu Türkistan’da Milli ve dini kültür mirasları, Uygur tarihi ve kültürü, Türk- İslam mimarileri, tarihi şahsiyetlerin türbeleri yok ediliyor. İnanç özgürlüğü hiçe sayılıyor. 16 bin Cami ya tahrip edildi yada yıkıldı. Kur’an-i kerim başta olmak üzere Uygurca yazılmış sayısızca eresi, kitapları yakıp yok etti. Namaz kılmak, oruç tutmak kampa alınma nedeni olarak gösteriliyor. Türkiye başta olmak üzere yurtdışı ülkelerinde okumuş, seyahat etmiş olmak ya da sadece bunları yapan birinin akrabası olmak bile toplama kampına alınma veya hapse atılma nedeni sayılıyor.

“Kardeş aile” projesi adı altında her Türk aileyle ilgilenecek Çinli memur atandı. Sözde “kardeşler” aile mahremiyetini çiğneyerek Uygurların evlerinde 10 günlerce konaklıyor, aile üyelerinin rejime bağlığını denetliyor.

 

Muhammed Ali ATAYURT-Istiqlal Haber
Kaynak: Xinjiang.gov.cn, Xjtvs.com

Bu Haberi 677 kişi okudu!
23/04/2024
YORUMLAR
YORUM YAP
0 Yorum bulunmaktadır.