Rapor: Doğu Türkistan’da zorla çalıştırma hâlâ devam ediyor

POLITICO tarafından özel olarak ön izlemesi yapılan yeni araştırmaya göre, Çin'in işgali altındaki Doğu Türkistan’da, Uygur Türklerinin, istismarcı uygulamayı ayrıntılarıyla anlatan bir BM raporundan iki yıl sonra bile zorunlu çalışmaya maruz bırakmaya devam ediyor.

Bulgular muhtemelen Batılı milletvekillerine bölgeden ürün ithalatını daha da kısıtlama konusunda baskı yapacak.

Komünizm Kurbanları Derneği kıdemli araştırmacısı akademisyen Adrian Zenz tarafından bu hafta yayınlanacak bir rapora göre, 2023’te Uygur Müslüman işgücünün “zorunlu çalıştırma transferleri” “önceki yıla göre yapılanları ve devletin zorunlu kıldığı kotaları aştı.” 

2023’e ve bu yılın başlarına odaklanan çalışma, Pekin’in Uygurları kontrol etmek için zorla çalıştırma ve toplu gözaltı kamplarını kullandığına dair artan kanıtlara katkıda bulunuyor ve Avrupa Birliği üzerindeki baskıyı artırıyor.

Şu anda müzakerelerin sıcak aşamasında olan böyle bir yasak, AB ülkelerindeki gümrük yetkililerinin, zorla çalıştırma kullanılarak yapıldığı tespit edilen ürünleri piyasadan çekmesine olanak tanıyacak. 

YALNIZCA İSMEN ÖZERK
Çin’in kuzeybatısındaki Türk yurdu Doğu Türkistan, sözde özerk olsa da, Komünist Parti sürekli olarak Han Çinlilerini en üst siyasi pozisyon olan parti sekreteri görevine atadı. Uygurlar resmi olarak Sözde “Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi” nüfusunun yaklaşık yüzde 45’inioluştururken, Han Çinlileri de yaklaşık yüzde 42’yi oluşturacak hale getirildi.

Bölgeyi diğer eyaletlerden ayıran şey, ekonomik çıktının yanı sıra kanun ve düzeni de denetleyen paramiliter bir birim olan Bingtuan yani (Xinjiang İnşaat ve Üretim Birlikleri’dir *XPCC). Araştırmacılar bu varlıktan bir sömürge teşkilatı olarak bahsediyor. Bu minvalde hem ABD hem de AB üst düzey XPCC yetkililerine yaptırım uyguladı.

Son birkaç yılda zorla kısırlaştırma ve gönülsüz etnik entegrasyon raporları ortaya çıkarken, 1,5 milyona yakın Uygur’un toplama kamplarına gönderildiğine inanılıyor ve bu da Batı’nın küresel tedarik zincirleri için bir kaynak olarak Doğu Türkistan’a artan bağımlılığının sorgulanmasına yol açıyor.

İLGİLİ HABERLER: KÖLE İŞÇİ ÇALIŞTIRMA SÜRÜYOR

Washington merkezli Komünizm Kurbanlarını Anma Vakfı’nın Çin Araştırmaları Direktörü Zenz, raporunda, bölgesel hükümetin “yüksek kaliteli kalkınma” mantrası altında Müslüman grubu asimile etmeyi amaçlayan kitlesel yeniden eğitim gözaltı kampanyaları ve diğer politikalar yürüttüğünü savunuyor.

Zenz, “Bu yeni stratejiye göre devlet, insanların, devlet tarafından ayarlanan işleri terk etmek de dahil olmak üzere, geleneksel geçim kaynaklarına dayalı, onaylanmamış düşük ölçülebilir gelir durumuna geri dönmelerini engelliyor” dedi ve Pekin’in zorla çalıştırmayı “daha az görünür ve kavramsallaştırılması daha zor” hale getirdiğini de sözlerine ekledi.

Zenz, Doğu Türkistan’ın “İşgücü Transferi Yoluyla Yoksulluğun Azaltılması programı genişlemeye devam ediyor” diye devam etti. 

Rapora göre, işgücü transferi planı, “pamuk, domates ve domates ürünleri, biber ve mevsimlik tarım ürünleri, deniz ürünleri, güneş panelleri için polisilikon üretimi, elektrikli araç pilleri için lityum ve piller, araç gövdeleri ve tekerlekler için alüminyum üretimiyle doğrudan bağlantılı olan tek zorla çalıştırma politikasıdır.”

Çin’in sanayi parklarını “en zorlayıcı işgücü transferleri biçimleri ve yeniden eğitim tutuklularının zorla işe yerleştirilmesi için önde gelen yerler” olarak nitelendirdi.

Bir Doğu Türkistan ilçesi olan Karakaş için 2023 çalışma planı, sanayi parkı genişlemesinin sürekli olarak hızlandırılmasını ve tekstil ve giyim üreticileri gibi “emek yoğun işletmelerin” “güçlü gelişimi” de dahil olmak üzere “emek yoğun endüstriyel kümelerin” teşvik edilmesini özetliyor.

İLGİLİ HABERLER: HER ALANDA ZORUNLU ÇALIŞTIRMA VAR

Avrupa, AB’nin yeşil geçişi için çok önemli olan güneş panellerinin en büyük tedarikçisi olan Doğu Türkistan’daki belgelenmiş insan hakları ihlallerine uygun bir yanıt vermeyi düşünüyor.

Bununla birlikte, ABD’nin karşı önlemlerini güçlendirme baskısı altında kalmasından beş yıl sonra, Brüksel hâlâ bir çözüm arıyor ve zaman daralıyor.

AB’nin zorla çalıştırmayla yapılan ürünlerin ithalatına yönelik yasağı, Brüksel’deki politika işlerinin Haziran ayındaki Avrupa seçimlerinden önce sona ermesi ve bir sonraki siyasi müzakere turunun Mart ayı başlarında yapılması planlandığı için yasama çatlaklarından düşme riskiyle karşı karşıya.

Avrupa Parlamentosu’ndan müzakereciler, yasanın devlet tarafından dayatılan zorla çalıştırmayı ele alması için bastırıyor. Avrupa Komisyonu’nun, zorla çalıştırma riski yüksek olan coğrafi bölgelerin ve ekonomik sektörlerin bir listesini oluşturması gerektiğini savunuyorlar. Bu alanlarda üretilen mallar için, yetkililer artık zorla çalıştırmayı kanıtlamak zorunda kalmayacak ve bunun yerine ispat yükü şirketlere düşecek – benzer ABD hükümlerini yansıtacak.


Muhammed Ali ATAYURT-Istiqlal Haber
Kaynak: Habernida

Bu Haberi 824 kişi okudu!
14/02/2024
YORUMLAR
YORUM YAP
0 Yorum bulunmaktadır.