İşkenceden gurur duymak ve Akli dengesizlik!

Suçlulara zalimce işkence yaparak, bunu, çevrimiçi platformlarda kamuoyuna paylaşan günümüzde küresel çapta sadece iki ülkede bulunuyor. Bunlardan biri Çin, diğeri ise Rusya olarak öne çıkıyor. 

İstiqlal TV ekibinin Takibe aldığı Merkezi Fransa’daki “Bitter Winter” sitesinde yayımlanan makalede, Rus güvenlik güçleri, Moskova'daki terör zanlılarının kulaklarını kesti ve yedirdi, hassas yerlerine elektrik verdi, mahkumların bağırış çağırışları ve göz yaşlarına boğulduğu anlar devlet medyasında servis edildi. Aynı şekilde üç yıl önce Çin rejimi, devlet televizyon kanallarında iki Uygur şüphelinin (Eski Yayın evi müdürü) gözyaşlarına boğularak suçunu itiraf ettiğini gösteren videolar paylaşmıştı. Bu iki mahkumun durumu şiddet içeren faaliyetleri bakımından tamamıyla farklı. Biri terör suçlusu, değeri ise "ayrılıkçılık" fikri ile ilgili suç şüphelisi olarak öne çıkıyor. 

Makalede Çin rejiminin, sadece Okul kitaplarında milli hassasiyeti ön plana çıkaram kitap okutmak” suçlamasıyla yargılanan eski üst düzey yetkililerden sözde “Xinjiang Uygur Neşriyatı” Müdürü Sattar Saut ve Shirzat Bawdun’ların ağlayarak zoraki ifade verdiği videolarını servis etmesi ise kafa karıştırıcı.

İLGİLİ HABERLER: SUÇLARI FARKLI AMA İŞKENCE AYNI

Makalede belirtildiği üzere Uygur yöneticilerin gözlerinden akan yaşlar, fikir değiştirmelerinden ya da yaptıklarından pişmanlık duymalarından kaynaklanmıyor. Aksine Rusya’dakine benzer şekilde işkence uygulandığının işaretidir. 

Rusya, kazada hayatını kaybedenlerin aile üyelerinin öfkesini bastırmak isterken, bu şiddet içeren haberle iç ve dış düşmanlarına tehdit sinyali veriyor. Çin ise Uygur liderlerinin itibarını yok etmeye, Uygurları kahraman rol modellerinden mahrum etmeye ve Uygur bağımsızlık hareketinin moralini bozmaya çalışıyor.

Makalede iler sürülen görüş, bir devlet lider hangi koşullar altında ağır işkencelerden gurur duyar ve bunu dünyayla paylaşır? Ancak Akli dengesinin bozulduğu durumlarda bu tür devlet terörünün ortaya çıktması muhtemeldir.

Rus lider Putin'in Akli dengesizliği, Moskova tiyatro saldırısının yüklediği sorumluluk ve meselenin ciddiyetinden, iki haftada işgal etmeyi planladığı Ukrayna'yı 3 yıl boyunca kontrol altına alamamasından kaynaklandığı anlaşılır bir durum, fakat! soykırımcı Xi Jinping'in akli dengesizliği, Kızıl Muhafızlar döneminden itibaren oluşan şiddet dolu geçmişi ve utanç, suçluluk psikolojisinin yansımasıdır.

BUNDAN PEK ÇOK ÜLKE ZARAR GÖREBİLİR! 
Putin'in suçlulara yaptığı işkenceyi gururla bütün dünyayla paylaşması, dünyadaki diktatörlere yeni bir örnek oluştururken, onları daha cesur hale getiriyor. Örneğin, 6 yıldır Toplama Kamplarında 3 milyondan fazla Uygur suçsuz yere rızası dışında alıkonuluyor. Son yaşanan bu süreç, onları daha tehlikeli bir aşamaya sürüklüyor. Bu sayede yıllardır Uygur tutsakların pişmanlık beyanlarını haber yapan otoriter Çin, artık hiç bir engel tanımaksızın Uygurlara yapılan işkenceleri canlı olarak yayımlayabilir.

Mesela; Suudi Arabistan Prensi Muhammed bin Selman, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın cesedini İstanbul'da nasıl parçaladığını tüm dünyaya açıklayabilir.

Özetle devlet liderlerinin akli dengesizliği hemen tedavi edilmezse veya acil olarak gerekli önlemler alınmazsa bu iş Ukraynalılar, Uygurlar, sayısız Kaşıkçı vakasıyla sınırlı kalmayacak, Baltık ülkeleri, Tayvan ve hatta Filistin gibi pek çok ülke bundan zarar görecektir. Çünkü bu Akli dengesizlik, biri Ukrayna'da savaş yürüten, diğeri Doğu Türkistan'da soykırımı yapan ve elinde nükleer silahlar olam iki ülkenin yöneticileri arasındaki dengesizliktir.

Muhammed Ali ATAYURT-Istiqlal Haber
Kaynak: Bitterwinter

Muhammed Ali ATAYURT

Yazar

Türkistan Press Editörü | Istiqlal TV Sunucusu