Çin'in Doğu Türkistan'a yıllardır uyguladığı zulmün benzeri yoktur! Ancak bu zulmün son aylarda sık sık gündeme getirilmesi de bize göre bir Amerika planıdır. Trump'un başlattığı ekonomik savaş nedeniyle Çin'i zorda bırakma ve Türkiye-Çin ilişkilerini germe amacına yöneliktir. Bu zulüm Doğu Türkistan’da hep vardır ama Türkiye’de gündeme bazen gelir. Yani Amerika’nın çıkarlarına hizmet etmesi istendiği zaman! Füze pazarlığı ve anlaşması engelleneceği zaman, Türkiye-Çin ticaretine balta vurulacağı zaman vs. Yani ABD-Çin ekonomik savaşına hizmet edeceği zaman! Ya da medyada sıkça yer verilerek iç karışıklık çıkartmak, böylece Türkiye’nin başlattığı operasyonun engellenmek istendiği zaman! Amerika çıkarlarına hizmet etmeden yazmak istiyorum. Okuyucularımdan da aynı hassasiyeti bekliyorum. Doğu Türkistan neresidir? Genç kızların evlerinden zorla alınıp Çinlilerle evlendirildiği, doğum yasağı uygulandığı, çıkartılan ceninlerin yenildiği, camilerin yıkıldığı, ekmek bıçağının bile kaydı tutularak verildiği, hafız olanların hapse atıldığı, Kuran’ın ve İslam’ın tamamen yasaklandığı, Müslüman din adamlarının idam edildiği, Uygur Türkçesi’nin yasaklandığı, Uygurlara ait eğitim, sosyal ve kültürel hiç bir faaliyete izin verilmediği, açık hava hapishanesine dönüştürülen 35 milyon nüfuslu Uzak Doğu’da Uyguristan diye de bilinen ata yurdumuzdur. Doğu Türkistan anayurdumuz, Türkler’in var olduğu, büyüdüğü, geliştiği, çoğaldığı ve dünyaya yayıldığı coğrafyadır. “Kaşgarlı Mahmut’un” ülkesi, Divanı Lügat-ı-it Türk’ün, Atübetül Hakayık’ın yazıldığı topraklardır. Türkler dünyanın dört bir bucağına buradan dağılmıştır. Mete Han’la, Göktürkler’le, Karahanlılar’la hayat bulmuş Türk diyarıdır. Taşkent, Buhara, Semerkant gibi Türk-İslam kültür merkezleriyle, Yenisey Boyları’ndaki Orhun Kitabeleri ile Türk diyarı Türkistan’dır. Doğu ve Batı Türkistan olarak ikiye ayrılmıştır. Maalesef yarısı Rus, yarısı da Çin hegemonyası altında kalmıştır! Bu İşgallerde İngilizler’in de büyük oyunları olmuştur. Ruslar İşgal ettikleri yerlerdeki Türk boylarını; Kazak, Kırgız, Türkmen, Özbek, Karakalpak, Uygur, diye alt boylara ayırmış ve onlara her birinin ayrı millet olduğunu aşılamış ve “parçala, böl ve yönet” taktiğiyle 1990’lara kadar yönetmiştir. Rus yönetiminde bulunan Batı Türkistan’da son on beş yıldır kısmi bir düzelme görülmektedir. Doğu Türkistan’a gelince, 1934’lerde bağımsız bir devlet kurmuşlar fakat komünist Mao, Çin’de Marksist- Maoist hâkimiyetini kurunca Çin orduları Doğu Türkistan’ı yeniden işgal ederek İsmini Sincan olarak değiştirmişlerdir. Yani 1950’leden beri Doğu Türkistan adı silinmiş yerine sömürge anlamına gelen Sincan ifadesi kullanılır olmuştur. Rahmetli Osman Batur İslambay ve İsa Yusuf Alptekin uzun yıllar Çinlilerle savaşmış, Osman bey yakalanarak asılmış, İsa Yusuf Alptekin Himalaya Dağlarını aşarak Hindistan’a, oradan da zor bir yolculuk sonucunda Türkiye’ye ulaşmıştır. Bugün otuz milyon nüfusla Doğu Türkistan Uygur Bölgesi, Çinlilerin asimilasyonuna uğramaya devam etmekte, Uygur Türkleri üzerinde şiddet ve cebir uygulamakta insanlık bu durumu seyretmektedir. Birleşmiş Milletler ve balinaları kurtarmak için seferber olan sözde hayvan severler, Doğu Türkistan zulmü karşısında kıllarını dahi kıpırdatmamaktadırlar!
Yazar:Abdullah Gülay