Xi Jinping'in Suudi Arabistan ziyaretine ilişkin açıklama

Türkiye merkezli Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği Doğu Türkistan'da İslam'a ve Müslümanlara karşı katliam politikası yürüten ve Doğu Türkistan halkını tamamen yok etmeye çalışan Xi Jinping'in Suudi Arabistan ziyaretiyle ilgili olarak Arap İslam ülkelerine acil çağrıda bulundu.

Çağrıda, Çin rejiminin daha da güçlenmesinin yolu Xi Jinping'in 7-9 aralık tarihinde Suudi Arabistan'a yapacağı iki günlük resmi ziyareti sırasında açılacağı ve "30'dan fazla devlet başkanını ve uluslararası kuruluşların liderlerini bir araya getiren "Suudi-Çin", “Körfez Çin” ve "Arap-Çin" zirveleri de dahil olmak üzere çeşitli toplantılarda yer alacağı, Ancak komünist lider Xi Jinping’in Arap İslam ülkeleri ile yakın ilişki kurmak isterken, diğer yandan Doğu Türkistan'da Müslümanlara karşı Toplama kampları kurarak Uygur halkına yönelik benzeri görülmemiş bir soykırımla imha politikası yürüttüğü ve her şekilde insanlık suçu işlediği hatırlatıldı.

KUR'AN-I KERİM YAKTI 16 BİN CAMİYİ YIKTI
Çin rejiminin Doğu Türkistan'da İslam'a ve Müslümanlara karşı yürüttüğü politika çerçevesinde Kur'an-ı Kerim ve Hadis-i Şerif kitaplarını yaktığı, 16.000'den fazla camiyi yıktığı, Batı ve diğer pek çok ülkenin Doğu Türkistan'daki trajik durumla başa çıkmak için bir takım önlem ve yöntemler alarak Çin'e çeşitli yaptırım ve ambargolar uyguladığı en hassas bir dönemde İslam dünyasının bu konuda sessiz kaldığı vurgulandı.

Çağrıda ayrıca Suudi Arabistan da dahil olmak üzere Arap ülkelerinin Çin ile çok kısa diplomatik ilişkileri ve farklı kültürel yapıları bulunduğu, bu yüzdendir ki Arap ülkelerinin Çin'i gerçekten tanımadığı, oysa Doğu Türkistan halkının dünya görüşü, dini inancı bakımından Arap İslam ülkeleri ile tarihsel derin ilişkilere sahip dini kardeşler olduğunu, Çin'in Ortadoğu ve Arap ülkelerindeki çeşitli isimler altında gerçekleştirdiği eylemler, aslında bu ülkelerin siyasi ve ekonomik alanlarına nüfuz etme aracı olarak kullanılmakta olduğuna dikkat çekilerek, bu nedenle Suudi Arabistan ve diğer Arap ülkeleri Çin ile ikili ilişkilerinde Doğu Türkistan sorununu ve oradaki din kardeşlerinin durumunu göz ardı etmemeleri gerektiği, tüm Arap ülkelerinin adaletten yana olması gerektiğini, Uluslararası alanda tanınan Çin'in Doğu Türkistan'daki sistematik soykırım suçunu gündemlerine almaları talep edildi.

HADİS-İ ŞERİF HATIRLATILDI
Çağrı sonunda tüm Arap ülkelerinin liderlerine sevgili Peygamber efendimizin şu hadis-i şerifi hatırlatıldı. Abdullah bin Ömer bu hadîs-i şerîfte diyor ki: "Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Müslüman, Müslümanın kardeşidir, ona zulmetmez, kâfire teslim olmaz. Kim kardeşinin ihtiyacını giderirse, Allah da onun ihtiyacını giderir.  Kim bir Müslümanın sıkıntısını giderirse, Allah da kıyamet günü onun sıkıntısını giderir.  Kim bir Müslümanın ayıbını örterse, Allah da kıyamet günü onun kusurunu örter. (Buhari 2422, Müslim 2580.)

SOYKIRIMI KINAYIN
Ayrıca 52 Uygur kuruluşu, Suudi Arabistan'da Çin Komünist Partisi elebaşı Xi Jinping'le bir araya gelen Müslüman liderlere ve uluslararası kuruluşların başkanlarına, Pekin'in Uygurlara karşı işlediği vahşet suçlarını kınama ve sürmekte olan soykırıma son verilmesi çağrısında bulundu.

20 ülkeden 52 Uygur kuruluşu, yapılacak zirveye katılan Müslüman liderlere çağrıda bulunarak Pekin yönetiminin Uygurlara karşı devam eden soykırımına karşı tavır alma ve soykırımı "kınama görevlerini hatırlattı". Yayınlanan ortak bildiride, "Bunu yapmamak, ümmetin ortak İslami değerlerine bir ihanet olacaktır" ifadesi yer aldı.

Suudi Arabistan'da Xi Jinping'le görüşecek devlet liderlerinin, Uygur Müslümanlarına karşı soykırımdan sorumlu bir rejimin lideriyle görüştüklerinin farkında olması gerektiğinin altını çizen Dünya Uygur Kongresi (WUC) Başkanı Dolkun İsa, "Özellikle Müslüman çoğunluklu devletlerin başkanları, Uygur soykırımı konusundaki sessizliğini acilen bozmalı. İslami değerlere sahip çıkmak onların dini sorumluluğudur" dedi.

DİNİ İBADETLER KISITLANDI
WUC'da yayınlanan bir basın bildirisinde, "Uygur kuruluşları, milyonlarca Uygur'un keyfi olarak toplama kamplarında dini inançlarından ve ritüellerinden vazgeçmeye zorlandıkları Uygur soykırımı konusunda Müslüman çoğunluklu ülkelerin sessiz kalmasından duydukları büyük hayal kırıklığını çeşitli vesilelerle dile getirdiler. Ayrıca Doğu Türkistan'da binlerce cami, türbe, mezarlık ve dini öneme sahip diğer yerler yıkıldı veya hasar gördü. Ayrıca Doğu Türkistan'da birçok dini uygulama yasaklandı. Örneğin, Uygurların çocuklarına İslami isimler vermesi ve Ramazan ayında oruç tutması engellenirken, domuz eti yemeye ve içki içmeye zorlanmaktadır" ifadeleri yer aldı.

Ekim ayında, BM İnsan Hakları Konseyi'nde, nüfusunun çoğu Müslüman olan birçok ülke, İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin (OHCHR) Doğu Türkistan'daki duruma ilişkin değerlendirmesini tartışmayı amaçlayan bir karara aleyhte oy kullanıldığını ve çekimser kalındığı hatırlatılan bildiride, "Bu ülkelerin, tam da bunun için kurulmuş olan İnsan Hakları Konseyi'nde tartışma alanı açmamaları, İslam'ın temel değer ve ilkeleriyle çelişmekte" olduğu belirtildi.

 

Muhammed Ali ATAYURT-Istiqlal Haber

Bu Haberi 662 kişi okudu!
09/12/2022
YORUMLAR
YORUM YAP
0 Yorum bulunmaktadır.