Salgının bitmeyişi şüpheleri arttırdı

Doğu Türkistan'daki Çin vürüsü salgının bu dalgası sırasında rejim hükümetinin sözde “salgın önlemleri” bahanesiyle baskıcı kontrollerini meşrulaştırdığı ve radikal eylemlerini daha da sıkılaştırmaya devam ettiği bildirildi.

Çin haber kaynaklarına göre Doğu Türkistan’daki sözde “Xinjiang Hükümeti basın ofisi 19 ekim'de Çin virüsüyle ilgili bir basın toplantısı düzenledi.  Toplantıda, Doğu Türkistan genelinde son 24 saat içerisinde Urumçi'nin Tanrıdağ Bölgesinde 2, Saybağ Bölgesinde 1, Yüksek Teknolojik Kalkınma Bölgesinde 1, Gulca Şehrinde 2 kişi olmak net tanı konulan 6 hasta olduğu öne sürülürken, Urumçi’den 21 hastanın durumunda iyileşme olduğu ve aynı gün taburcu edildiği iddia ediliyor.

VERİLER NE KADAR GÜVENİLİR?
Asemptomatik vaka sayısı ise 212 olup, bunlar Urumçi'nin Tanrıdağ Bölgesinde 18, Saybağ Bölgesinde 15, Yüksek Teknolojik Kalkınma Bölgesinde 10, Şimigo Bulaktag 13, Ekonomik Kalkınma Bölgesinde 6, Miydong Bölgesinde 10 Kişi, Gulca Şehrinde 22, Tarbagatay’da 7, Turfan’da 7, Korla’da 11 vaka olarak gösteriliyor.

Çinli makamlara göre iyileşen asemptomatik vakalardan 132'si sözde karantina tesislerinden ayırldığı, iddia ediliyor. 19 Ekim itibariyle Doğu Türkistan'da 323 net tanı konan hasta ve 3415 asemptomatik enfeksiyon hastası bulunuyıor.

BU KADAR VİRÜS NEREDEN GELDİ

Gözlemciler Çin'in bölgedeki salgınla ilgili veriler konusunda yalan söylediğini, bir yandan “salgın önleme” bahanesiyle zulmü meşrulaştırmaya çalışırken, diğer yandan baskıcı uygulamalarını arttırdığını, halkı 80 gündür açlığa terk ederek evlerine kapattığını, açlıktan ölen insanların çoğalmakta olduğunu, böyle bir durumda Çin’in virüs bahanesini sürdürmek için sahte bilgiler kullanıyor olabileceğini, çünkü insanlık dışı karantinaların 2 aydır uygulamada olduğu bir bölgede virüsün nasıl ve nereden geldiğinin tartışma konusu olduğunu kaydetti.

 Muhammed Ali Atayurt-Türkistan Press