Malezya'nın önde gelen düşünce kuruluşlarından biri olan Bait Al Aamanah, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın Uygur meselesine ilişkin politikasına ilişkin bir araştırma raporu yayınlayarak, 57 Müslüman ülke teşkilatını Uygur meselesinde kendi tüzük ve ilkelerine uymaya çağırdı.
Raporda, Uygurların dini inançlarını, siyasi özgürlüklerini ve insan haklarını ihlal eden çifte standartlara karşı İslam İşbirliği Teşkilatı Tüzüğü ve İlkelerine uyma zamanının geldiği vurgulandı. Örgütün tüzüğü, "Müslümanların haklarını, onurunu, kültürel ve dini kimliğini sağlama ilkelerinin Uygurların karşı karşıya olduğu korkunç duruma yansıtılması gerektiğini" belirtiyor.
Bu rapor, Müslüman bir ülkede hükümetle yakından bağlantılı bir düşünce kuruluşunun İslam İşbirliği Teşkilatı'nın Uygur meselesindeki duruşunu eleştiren bir siyasi analiz raporu olup, ilk kez yayımlanıyor. "Xinjiang'da Uygurlara Muamele: İslam İşbirliği Teşkilatı Tüzüğü ve Müslüman Dünyasının Tepkisi" başlıklı 20 sayfalık raporda, "İslam dünyasının mevcut tepkisinin derlenmesi ve yeniden analiz edilmesi gerektiği" belirtiliyor.
Rapora göre, "İslam İşbirliği Teşkilatı, Uygur meselesinin aciliyeti nedeniyle Uygurların akıbetini görüşmek üzere olağanüstü bir zirve toplaması, teşkilat başkanı Hüseyin İbrahim Taha’nın bu konuda aktif rol oynaması gerektiği ve Uygurlarla işbirliğini getirip, Uygurların korunması konusunda özel bir zirve çağrısında bulunmalı".
Raporda ayrıca, Uygurlar ve tüm ümmet aleyhine yanlış beyanlara karşı İslamofobiden sorumlu İslam İşbirliği Teşkilatı'nın özel bir temsilcisinin atanması vurgulandı ve mezkur temsilcinin Uygurların karşılaştıkları zorbalıkların çözümünde İslam İşbirliği Teşkilatına geniş bir pencere açacağı" dile getirildi.
Raporu hazırlayan uzmanlardan biri olan Malezya Dışişleri Bakanlığı analisti Bayan Nabiela Ismail, Pek çok yabancı hükümetin Uygur bölgesindeki ciddi insan hakları ihlallerine göz yummasının büyük hayal kırıklığı olduğuna işaret etti.
Nabeila Ismail, 2 Ağustos'taki özel röportajında: "Xinjiang'daki Uygurların kaderiyle ilgili ciddi insan hakları ihlallerine dair yeterince kanıt olduğunu düşünüyoruz, ancak birçok yabancı hükümetin buna göz yumması büyük hayal kırıklığı yaratıyor". Çin Rejiminin terörle mücadele ve aşırılıkla mücadele stratejisi, BM'ye yaptıkları açıklamalarda bile yaptıkları suçları örtbas ederek, baskı politikaları, işkence kamplarını sözde mesleki eğitim kampları olarak tanıtarak basitleştirmeye çalıştığını" dile getirdi.
"Bait Al Aamanah "raporunda İslam İşbirliği Teşkilatının Uygur sorununa kayıtsızlığının vurgulanmasının önemli olduğu ve "Uygurların karşılaştığı zorluklara sessiz kalmanın İslam İşbirliği Teşkilatı tüzüğünün ciddi bir ihlali olduğu" kaydedildi.
Tüzüğün 1.madde, 14. ve 16. bölümünde vurgulandığı üzere "Üye ülkelerin başka ülkelerdeki Müslüman kardeşlerini koruması, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın sorumluluğundadır" denilmiştir.
İ. ÖTKÜR - İstiqlal Haber