Washington merkezli düşünce kuruluşu "Washington Enstitüsü" 17 Nisan'da bir analiz makalesi yayınladı. Makalede, yeniden inşa edilen Suriye'de Çin'in kendi konumunu yeniden belirleme çabaları, Suriye'deki Uygur mücahitlerin gelişimi, Çin'in tepkisi ve ABD'nin Suriye'deki rolü gibi konular analiz edildi.
Bu analiz makalesinde, Esad rejiminin devrilmesi ve Ahmet Şara liderliğindeki yeni yönetimin ortaya çıkması nedeniyle Çin'in bölgedeki konumunun altüst olduğu belirtildi. Esad ailesiyle özel yakın ilişkiler sürdüren ve BM toplantılarında sürekli destekleyen Çin, Suriye'de iktidarın değişmesinden sadece iki ay sonra elçisini Ahmet Şara ile görüşmeye gönderdi. Bu hareketler, Suriye'nin Çin için bölgesel önemini yansıtıyor.
Makalede belirtildiği üzere, Çin'in Esad rejimini desteklemesinin bir diğer nedeni, Suriye'deki Uygurlar hakkında istihbarat bilgisi almaktı. Çin'in görüşüne göre, Uygur savaşçılar vatana dönüp Doğu Türkistan’daki Çin işgalini sonlandırmak için zaman bekliyor ve gerçekten de birçok Uygur savaşçı, elde ettikleri savaş deneyimini kendi devletini kurtarmak için Çin'e karşı kullanma arzusunu dile getiriyor.
Analiz makalesinde Uygurların Esad rejimini devirmekteki rolü özellikle vurgulandı. Birkaç Uygur komutanın yeni Savunma Bakanlığı'nda General ve subay olarak atandığı, Çin'in bu değişikliklere güçlü tepki gösterdiği ve "uluslararası topluluğun üyeleriyle terörizme karşı işbirliğini güçlendirmeye" yemin ettiği belirtildi.
Makalede ayrıca Ahmet Şara hükümetinin Çin'e yönelik tutumu da analiz edildi. İktidara geldikten bu yana Suriye'nin yeni liderlerinin uluslararası destek kazanmak için "diplomatik açılım" a geçtiği, şimdiye kadar çeşitli ülkelerle 600'den fazla görüşme ve toplantı gerçekleştirdiği, ancak bunlardan sadece dördünün Çin ile olduğu belirtildi.
Makalede Uygur mücahitlerin Suriye'deki faaliyetleri detaylı olarak analiz edildi. Geçen ay Türkistan İslam Partisi'nin yeni bir tüzük yayınlayarak adını "Doğu Türkistan İslam Partisi"ne değiştirdiği, bu tüzüğün örgütün uluslararasılaşmış cihatçı hareketten Doğu Türkistan odaklı bir harekete geçtiğini gösterdiği, bu değişimin pratikte ne anlama geldiğini şu anda tahmin etmenin zor olsa da, Çin'in Afganistan ve Suriye'deki Uygur savaşçılarla ilgili endişelerini kesinlikle artıracağı vurgulandı.
Makalenin sonunda, Çin'in yeni Suriye yönetimiyle ilişkileri iyileştirmeye çalıştığı, ABD hükümeti yeni Suriye hükümetiyle aktif bir şekilde ilgilenmezse, Çin'e fırsat yaratma tehlikesinin olduğu belirtildi. Çin'in Suriye ile olası ilişkilerini engellemek için, ABD'nin Ahmet Şara hükümetiyle işbirliği yapması, yaptırımları hafifletmesi ve daha geniş ekonomik fırsatlar yaratması gerektiği vurgulandı.
İrfan ÖTKÜR-Türkistan Press
Kaynak: Istiqlalhaber