Çin’in yeni imparatoru yine Xi Jinping!

14. Çin Ulusal Halk Kongresi (ÇHUK), “14. Beş Yıllık Plan” döneminin 1. genel kurul toplantısı, dünkü kapanış oturumuyla sona erdi. Çin’in en üst düzey yasama organında Doğu Türkistan meselesi öne çıktı.

Çin’in başkenti Pekin'de Halk Sarayında gerçekleştirilen kongrede, Çin Komünist Parti (ÇKP) Başkanı Xi Jinping, yeniden koltuğa oturdu. Başbakanlığa Li Çiang, ÇKP Başkan Yardımcılığına Han Cıng, Meclis Başkanlığına Cao Lıci getirildi.

Çin genelindeki tüm eyalet ve bölgeleri, meslek gruplarını ve etnik unsurları temsil eden 3 bine yakın Komünist Parti üyesi, Kongrenin 14. Dönemini, 1. Genel Kurulunun son oturumunda, hafta boyunca görüşülen karar tasarılarının tümünü kabul etti.

Doğu Türkistan’dan Kongreye katılmak için 3 Mart Pekin’de hazır bulunan Sözde "Xinjiang heyeti" yan etkinlik olarak düzenlediği grup toplantısında, Doğu Türkistan’ı “ (Çin) kültür yoluyla besleme” olarak tarif edilen sistematik asimilasyon politikasına bağlı kalacağını ifade ederek soykırımcı Xi’ye sadakatini bildirdi.

ZULMÜN DAHA DA ARTACAĞI SİNYALİNİ VERDİ.
Çin Halk Ağı'nın 10 Mart tarihli haberine göre grup toplantısına sözde "Xinjiang Parti Komitesi sekreteri Ma Xingrui, kukla başkan Erkin Tuniyaz, Zumrat Obul, Şöhret Zakir ve Şevket Emin katılarak “parti hükümetin sözde "Xinjiang’ı yönetme tedbirlerini tereddütsüz bir şekilde uygulayacağız." Dedi.

Toplantıda, Çin'in Doğu Türkistan'daki soykırım politikasının etkinliği arttırma kararlılığına vurgu yapan Çinli yetkililer, "Çin ulusu Ortak bilincinin pekiştirilmesi, sözde Xinjiang’ı (Çin) kültür yoluyla besleme politikalarına devam edeceğini dile getirerek zulmün daha da artacağı sinyalini verdi.

İSLAM DİNİNE TOPYEKÜN SAVAŞ AÇTI
Çin rejimi önceki “13. beş yıllık plan” döneminde, Doğu Türkistan'ın işgalinden bu yana görülmüş en şiddetli zulüm politikasını uyguladı. Bu süre zarfı içerisinde milyonlarca Doğu Türkistanlıyı hapishane ve Toplama kamplarına hapsetmenin yanı sıra İslam dinine topyekûn savaş açarak, sözde “İslam dinini Çince sosyalizme uyarlama” ve sözde “Xinjiang’ı (Çin) kültür yoluyla besleme” adı altında Doğu Türkistan halkının Çinlileştirilmesine yönelik çok yönlü zulüm politikaları izledi. Bunun sonucu olarak, 8 bini tahrip edilmek üzere 16.000'den fazla cami yok edildi veya amacı dışında turizm için kullanıldı. 2016’dan beri sayısız Din adamı, Bilim Adamı, Akademisyen, Sanatçı, Yazar ve zanaatkarlar hapsedildi veya ağır işkenceyle cezaevinde şehit edildi.

SOYKIRIMA DEVAM EDECEK
Gözlemciler Komünist rejim yönetiminin Doğu Türkistan’daki etnik ve kültürel soykırım politikasını yoğunlaştırmak adına sözde "Çin ulusu Ortak bilincinin pekiştirilmesi”, sözde “Xinjiang’ı (Çin) kültür yoluyla besleme”, "İslam'ı Çinlileştirmeye” gibi bir devlet politikası haline gelen soykırım uygulamalarına vurgu yapması, Çin’in insanlık dışı suç işlemeye devam edeceği anlamına geldiğini, Çin tarihinde ilk defa ve üçüncü kez diktatörlüğünü sağlamlaştıran Xi Jinping’in soykırıma kaldığı yerden devam edeceğini kaydetti.

DİNİ, ETNİK VE SİYASİ BASKILARIN MERKEZİ: DOĞU TÜRKİSTAN
Çin hükumeti, dünya kamuoyundan toplama kampındaki Uygur Türklerinin gerçek durumuna dair tüm verileri gizli tutmaya çalışırken, aynı zamanda da bölgedeki insanlık dışı uygulamalarını sahte ve çarpıtıcı bilgilerle veya Baskısı, etkisi altındaki İnsanları zoraki ifadeler vermeye mecbur ederek yalanlamaya çalışıyor.

Oysa Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve ciddi insan hakları ihlallerine, dahası Soykırıma maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Müslüman Kadınlar kısırlaştırılırken Dine ait her şey yasaklanmış durumda.

BM'DEN ÇİN'E DOĞU TÜRKİSTAN ÇAĞIRISI
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, 8 Mart BM İnsan Hakları Konseyi’nin 52. Oturumuna katılarak, BM İnsan Hakları Ofisi’nin raporunu sundu. Türk, Doğu Türkistan’da keyfi gözaltılar ve ailelerin parçalanması gibi ciddi endişelerin belgelendiğini dile getirdi ve somut takip çağrısında bulundu.

UZMANLARDAN ZULMÜ “DERHAL” DURDUR ÇAĞRISI
Öte yandan BM destekli uzmanlar, Çin’e mahkemelerinin bağımsızlığını artırma, Çin virüsü Kovid-19 hakkındaki verileri paylaşma, kömür santrallerinin inşaatını askıya alma ve Doğu Türkistan ‘daki insan hakları ihlallerini “derhal” sona erdirme çağrısında bulunmuştu.

Gelinen noktadaysa Çin’in sistematik baskısı ve şiddet politikalarına maruz kalan Doğu Türkistanlı Müslümanlar, birçok yönden topyekûn İmha, ve milletçe yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya.

 

Muhammed Ali ATAYURT-Istiqlal Haber

Bu Haberi 480 kişi okudu!
14/03/2023
YORUMLAR
YORUM YAP
0 Yorum bulunmaktadır.