Çin’in Doğu Türkistan’a götürdüğü gazeteciler baskı ve zulmü hiç görmediler(!)

ÇKP yönetimi işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurlar, Kazaklar başta diğer Türk halklara yönelik işlediği insanlık suçları ile etnik soykırım cinayetleri Türkiye kamuoyunda ve uluslararası toplumda büyük bir ilgi ve artan bir tepki ile gündem olmaya devam ediyor.

Çin’in Doğu Türkistan’da işlediği insanlık suçları ile soykırım cinayetleri MHP Genel Başkanı Sayın Dr. Devlet Bahçeli’nin Filistin Lideri Abbas’ın Çin’in Uygur soykırımını destekleyen açıklamasına karşı gösterdiği son derece önemli ve değerli açıklamasının ardından siyasi Partilerimizden Doğu Türkistan meselesi ile ilgili art arda açıklamalar geldi. AK Parti, MHP, GP ve İYİ Parti ve Gelecek partisi mensubu Milletvekillerinin TBMM’de yaptıkları konuşmalar ve Ankara’da Doğu Türkistan ile ilgili yapılan bir etkinliğe katılarak İşgalci Çin’in Doğu Türkistan’daki baskı, zulüm ve soykırım cinayetleri için sarf ettikleri sert açıklamalardan sonra İşgalci Çin’in Ankara Büyükelçiliği bir kez daha harekete geçtiği görüldü.

İşgalci Çin yönetimi bu insanlık suçlarının üzerlerini örterek gizlemek için özellikle Çin’in Uygur zulmünü hiç görmeyen ve hatta mazlum Uygurları suçlayan ve ÇKP Zaliminin zulüm ortaklığı zilletini kendilerine uygun gören Türkiye’den devşirdiği Çin zulmünün  ve soykırımın ortağı Perinçek başta  sözde gazetecileri ve ÇKP’ye bağlı 4 TV kanalı, 3 radyosu ve Uluslararası Çin Radyosu (CİR-TÜRK) gibi yayın organları olmasına rağmen bütün bu sahte ve yalan haberlerin Türk kamu oyunu inandırmaya  yetmediğini görmüş olacaktı bu kez Türkiye’den bazı yandaş ve Çindaş  Gazetecileri 09-13 Temmuz tarihleri arasında  Doğu Türkistan’a götürerek başkent Urumçi, Kaşgar ve Turfan kentlerinde önceden  hazırlanan Çin tiyatrosu sahnelerini ziyaret ettirdikleri bildirildi.

ÇİN’İN GÖZÜ İLE İZLENİMLERİNİ ANLATTI
ÇKP Partisi Merkez Komitesine bağlı olarak Türkiye’de Çin propagandası yapan Çin Uluslararası Radyosunun (CİR-TÜRK) haberine göre Çin’in misafiri olarak Doğu Türkistan’a götürülen Çindaş Türk gazetecileri kendilerine gösterilen Çin kukla tiyatrosunu izledikten sonra Çin radyosuna Soykırımcı Çin’in gözü ile izlenimlerini şöyle anlattılar:

Gökhun Göçmen: Çin Medya Grubu İstanbul Temsilcilisi: Doğu Türkistan’da (İşgalci Çin ve Çincilere  göre Xinjiang’da) iken bol bol fotoğraflar çekti. Turfan’daki bir e-ticaret firmasını ziyaret ettiğinde firmanın canlı yayın satışına da katıldı. Göçmen, Xinjiang’ın dikkat çeken bir yer olduğunu söyledi. Xinjiang’ın tarihten beri farklı etnik grupların toplu halde yaşadıkları bir bölge olduğuna işaret eden Göçmen, Xinjiang toplumunun istikrarlı olması, ekonomisinin gelişmesi ve kültür çeşitliliğinin korunmasıyla Xinjiang’ın daha dinamik hale geldiğini dile getirdi. Göçmen, Türkiye’ye döndükten sonra kendi çektiği video ve fotoğraflarla dünyaya gerçek bir Xinjiang’ı anlatacağını belirtti.

Hasan Bögün Yazar ve yorumcu: Bölge hakkında gerçek bilgileri edinmek için bölgenin farklı etnik gruplarıyla yakından temas kurmanın kendisinin uzun zamandır talebi olduğunu kaydetti. Ziyaretin mükemmel geçtiğine dikkat çeken Bögün, farklı etnik grupların uyum içinde bir arada yaşadıklarını gördüğünü söyledi. Bögün, daha fazla yabancı araştırmacı ve akademisyenlerin Xinjiang’a gelip bu toprakta meydana gelen değişimlere tanıklık etmelerini ümit ettiğini dile getirdi. Xinjiang halkının yaşam koşullarında iyileşme için tüm tarafların katkı yaptığını kaydetti.

Kamil Erdoğdu- Heyet Üyesi Gazeteci: Çin’in insan hakları davasının başarılı bir şekilde geliştiğini ve gözle görülür ilerlemelerin kaydedildiğini ifade etti. Erdoğdu, Batılı basın kuruluşlarının haberlerinin Xinjiang’a olan duygusunu etkilemeyeceğini belirtti. Kıdemli bir Türk gazeteci olan Erdoğdu, yıllar önce Xinjiang’i ziyaret etmişti. Xinjiang’da yerden göğe kadar değişimlerin olduğunu hatırlatan Erdoğdu, “Xinjiang’a ilk geldiğimde caddelerde bu kadar araba yoktu ve uçuşlar da sınırlıydı. Trenin hızı da yavaştı. Günümüzde burada gökdelenler çok görülüyorken ulaşım koşulları çok kolaylaştırıldı. Hızlı trenle Urumçi’den Turfan’a sadece 50 dakika ulaşılır. Erdoğdu, Batılı basın kuruluşlarının Çin’in insan hakları konusu için bir şeyler uydurmaya çalıştıklarını ama bunların gerçek olmadığını vurguladı. Erdoğdu, “Xinjiang’a gelirseniz buradaki gerçek durumları görürsünüz, Xinjiang'lıların mutlu halde yaşadıklarını ve Xinjiang’ı güzel bir geleceğin beklediğini göreceksiniz.

Mehmet Ali Güller- Cumhuriyet gazetesi: Çin hükümetinin desteğiyle Xinjiang’ın ülkenin en hızlı gelişen bölgelerinden biri haline geldiğini hatırlattı. Son yıllarda Xinjiang’ın birçok uluslararası fuar ve konferansın düzenlendiği yer olduğuna ve burada uluslararası iş birliğinin gerçekleştirildiğine dikkat çeken Güller, bunların Xinjiang’ın modern İpek Yolu’nun önemli bir noktası olduğunu ve büyük gelişme potansiyeli taşıdığını kanıtladığını söyledi.

DOĞU TÜRKİSTAN 74 YILDIR ÇİN ESARETİ ALTINDA
Uygur Araştırmaları Merkezi başkanı sayın Hamit GÖKTÜRK, bu Sözde gazetecilere şu Hususları Hatırlatır ve Şu Çağrıda Bulundu: 

1. Yukarıda isimleri ve “İzlenimlerini Yazdıkları belirtilen Çindaş Gazeteciler” Çin işgalinideki Doğu Türkistan’da yaşayan normal ve sokaktaki bir Uygur ile asla temas etmediler/ettirilmediler. Çin işgal yönetiminin önceden kulaklarını çekerek şantaj ve tehditle kurguladığı Çin Kuklası Hitay Mollası Din düşmanı Abdurrakip ve benzeri komünist İmamlarla görüştürüldü. Bu nedenle Çin’in dünyada ayyuka çıkmış, ifşa rezil ve rüsva olmuş baskı, zulüm ve soykırım cinayetlerini hiç görmediler. İzlenimlerinde de bunlardan hiç söz etmediler.

2. Doğu Türkistan Komünist Çin tarafından 1949 yılında zorla işgal edilmiş bir Türk Yurdudur. Çin bu ülkede işgalci yabancı bir güçtür. Çin bu ülkeyi 74 yıldan beri sömürmekte, zengin yer altı ve yer üstü kaynaklarını zorla gasbederek Çin’e taşımaktadır. Bu ülkenin asıl sahiplerini işsizliğe, yoksulluğa ve açlığa mahkum etmektedir. Ülkeyi Çinlileştirmek için bu zengin kaynakları kullanarak demografik asimilasyon amacı ile etnik Han Çinlilerini bölgeye yerleştirmektedir.

3. ÇKP İşgal yönetimi 2017 yılından beri” Aşırılık ve Terörle Savaş” kampanyası ile bölgeyi dünyadan tecrit etmiştir. Faşist Hitler’den ilham ve örnek alarak ülke genelinde kuurduğu Çin tipi Nazı/Toplama Kamplarında 1-3 milyon arasında Uygur Kazak ve diğer Türk halklarını haksız ve hukuksuz olarak hapiste tutmaktadır.  Bu toplama kamplarındaki tutukululara insanlık dışı zulüm ve işkenceler uygulamakta, Uygur kadınlar soykırım amacı ile zorla kısırlaştırılmakta genç kadınlar ise sistematik taciz uygulanmaktadır.

4. MHP Genel Başkanı Dr.Devlet Bahçeli, MHP.Hatay milletvekili Lütfi Kaşıkçı AK parti Genel Başkan Yardımcısı  ve Erzurum Milletvekili  Prof. Dr.Kamil Aydın,  AK Parti  Bursa Milletvekili Osman Mesten, Osmaniye Milletvekili  Derya Yanık. Gelecek partisi Genel Başkanı Doç.Dr.Sayın Selçuk Özdağ, İYİ Parti Milletvekilleri Bilal Bilici ve Sayın Selçuk Türkoğlu  başta  bir çok Milletvekilleri ve siyasilerimiz  açıklamaları ile sizin bu Doğu Türkistan izlenimleriniz olduğunu ileri sürdüğünüz  sözlerinizi yalanlamaktadır.

5. ÇKP İşgal yönetiminin Doğu Türkistan’daki bu ağır insan hakları ihlalleri 31 Ağustos 2022 tarihinde BM.İnsan hakları Yüksek Konseyi’nde “İnsanlık ve Soykırım Suçu” olarak açıklanmıştır.

6. BM başta olmak üzere bütün Uluslararası platformlarda hemen hemen her hafta Çin’in Doğu Türkistan Türklerine yönelik sistematik soykırım cinayetleri gündeme getirilerek tartışılmakta ve Çin yönetimine bu insanlık dışı cinayetlere son vermesi için çağrılar yapılmaktadır.

7. Türkiye’de yaşayan 30 bin Doğu Türkistanlı başta olmak üzere dünyanın 4 kıt’a ve 28 ülkesinde yaşayan Doğu Türkistanlılar 2017’den beri Doğu Türkistan’daki aile ve yakınları ile hiçbir şekilde haberleşememektedir.

8. 2017’den beri Doğu Türkistan ile   karşılıklı seyahat başta olmak üzere İnternet ve telefon bağlantısı başta her türlü iletişim yasaklanmıştır.  Ailelerin yurt dışındaki yakınları ile temas kurduklarında suçlu olarak gözaltına alınmaktadır.

9. Uygur Türklerinin ülkelerinde vefat eden aile ve yakınlarının ölüm haberlerini aylar sonra dolaylı yollardan alabilmekte ve giyabı cenaze namazları kılabilmektedir.

10. Çin’in Doğu Türkistan’daki Hitler Faşizminden örnek ve ilham alarak kurduğu Toplama kamplarından kurtulabilenlerin yürek yakan ve nefret uyandıran ve lanetlenen açıklamaları Türkiye’de ve tüm dünyada büyük yankı uyandırmış ve açıklamalar yotubede mevcuttur.

11. İşgalci Çin’in Doğu Türkistan Türklerine yönelik baskı, zulüm ve insanlık suçları ile soykırım cinayetlerinin hepsini buraya yazmak asla mümkün değildir.

12. Sizleri Çin bütün masraflarınızı karşılayacak Doğu Türkistan’a götürdü ve önceden hazırlanan Çin Tiyatrosunu seyrettirdi. Sizler Çin İşgal yönetiminin gösterdikleri mekanları ve konuştuğunuz ÇKP yetkilelerinin anlattıkları ve Çin’in direktifleri ve istedikleri şekilde izlenimlerini yazdınız.  Siz sokaktaki bir Uygur’la asla görüşmediniz / görüştürülmediniz.  Yukarıdaki ÇKP Yayın organında “İzlenim” diye yazdıklarınızın tamamı   düzmece ve Çin yalanlarıdır ve asla inandırıcı değildir.

13. Sizler Çin usulü gazetecilik yerine gerçek gazetecilik yapmak istiyorsanız Çin’in Doğu Türkistan’daki insanlık suçları ile Soykırım cinayetlerinden kaçarak ülkemize sığınan ÇKP mağduru 30 bin Doğu Türkistanlı   İstanbul’da yaşamaktadır. Onlarla da yüz yüze görüşün. Onları de dinleyin. Çin’de size gösterilenler ile bu Çin’in mazlumu Uygurların anlattıklarını karşılaştırın ve düşüncelerinizi doğru tahlil ederek gerçekleri yazın. O zaman gerçekten gazeteci olmuş   ve gerçek Gazetecilik yapmış olursunuz.

14. Sizler insan olmanın onuruna inanmış ve vicdanınızın sesini dinlemek ve GERÇEK VE TARAFSIZ GAZETECİLĞİN KURALLARINA UYGUN GAZETECİ-YAZAR OLMAK isterseniz Çin zulmünden kaçarak ülkemize gelen ve İstanbul’da yaşayan Uygur Türkleri ile görüşmek isterseniz, yardımcı olmaya hazırız.

Muhammed Ali ATAYURT-Istqlal Haber