Çin ile Suudi Arabistan arasında 34 anlaşma

Çin Komünist Parti Lideri Xi Jinping’in Suudi Arabistan ziyareti, yeni bir eksen oluşumunun habercisi olarak gündeme oturdu. Soykırımcı Xi’nin Riyad ziyareti uluslararası basında geniş yer kapladı. Ziyarette yapılan görkemli karşılama iki ülkenin sıradan bir zirve düzenlemeyeceğinin sinyallerini vermişti. Üst düzey ikili görüşmeler ve geniş kapsamlı yatırım anlaşmaları, Çin-Suudi Arabistan ilişkilerinin yeni bir zirveye ulaştığının bariz göstergesi sayılıyor.

Ziyaret sırasında Suudi ve Çinli şirketler yeşil enerji, ulaşım, lojistik, medikal endüstriler ve inşaatı kapsayan 34 yatırım anlaşması imzaladı. Suudi Basın Ajansı'na (SPA) göre, bu anlaşmalar 29.6 milyar Dolar değerinde.

Çin, Suudi Arabistan'ın en büyük ham petrol pazarı ve 2021'deki tüm Suudi ham petrol ihracatının yüzde 25'inden fazlasını oluşturuyor.

ÇİN’İN BÖLGESEL ÇIKARLARI
Pekin'in bakış açısına göre Suudi Arabistan, Çin'in ekonomik büyümesinin geleceği için son derece önemli bir enerji kaynağıdır.

Çin Komünist Parti elebaşı Xi Jinping, perşembe günü Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile bir araya geldi.

Çin'in petrol alımlarının ötesinde, Çinli inşaat firmaları Basra Körfezi'ndeki Arap ülkelerinde, özellikle Dubai'de birçok ihalede yer almıştı. Geldiğimiz noktada ilişkiler zirvedeyken Çin’in Bir Kuşak Bir Yol Projesinin alt yapı geliştirme kanadında dahi Suud yönetimiyle anlaşması söz konusu olabilir.

Kızıldeniz’de 500 milyar dolarlık fütürist “Neom” şehir kurmayı planlayan Suudi yetkililer, bulut bilişim, veri merkezleri ve diğer yüksek teknoloji girişimlerine ilişkin Çinli teknoloji şirketi Huawei'yi ile bazı anlaşmalara imza attığı da aktarıldı.

HZ. MUHAMMED (S.A.V.) VURGUSU
Soykırımcı Xi, "Bin yıllık Dostluğumuzu İleriye Taşımak ve Ortaklaşa Daha İyi Bir Gelecek Yaratmak" başlığıyla yazdığı yazısında, Çin ve Arap devletlerinin "içişlerine karışmama bayrağını yükseklerde tutmaya devam edeceklerini, egemenliğin korunmasında birbirlerini kararlılıkla destekleyeceklerini" söylemişti.

Suudi Arabistan merkezli Al Riyadh gazetesi tarafından yayınlanan bir köşe yazısında "Çin ile Arap devletleri arasındaki mübadelenin 2000 yıldan daha eskiye” dayandığı belirtildi.

Çin Komünist Partisi’nin yayın organı olan Global Times gazetesi ise, “Çin ve Suudi Arabistan, ilişkileri derinleştiriyor” haberiyle onayladı.

ABD İLE GERİLEN İLİŞKİLERDE FIRSAT PENCERESİ
Xi’nin altı yıl ardından sonra Suudi Arabistan ziyareti, Cemal Kaşıkçı cinayeti ve petrol üretimi konusunda ABD'nin Riyad ile ilişkilerinin önemli ölçüde bozulduğu bir dönemde gerçekleşti.

ABD ile gerilim tırmanırken, Suudi Arabistan Çin'i önemli bir alternatif olarak görüyor.

Geçtiğimiz günlerde Suudi kraliyet ailesinden Kral Abdülaziz’in torunu olan Abdul al- Shlaan OPEC+ ülkelerinin petrol üretim kararı nedeniyle ABD’yi tehdit eden bir video yayınlamıştı. Shalaan, “Bu krallığın varlığına meydan okuyan herkes için cihat etmeye ve şehit olmaya hazırız.” demişti.

Velihat Prens Selman ise bu olaydan kısa süre önce, Güney Afrika Cumhurbaşkanı ile yaptığı görüşmede Çin’in öncülük ettiği BRICS’e katılmak istediklerini belirtmişti.

Derinleşen çatlak Çin’in dikkatini çekerek Çin-Suud ilişkilerinin yeniden gözden geçirilmesini tetikledi.

Gezi öncesinde Xi’nin kaleme aldığı satırlarda, "Arap halkı bağımsızlığa değer veriyor, dış müdahaleye karşı çıkıyor, güç politikasına ve zorbalığa karşı duruyor” satırlarına yer verilmesi Çin'in bölgedeki nüfuz açısından ABD ile rekabet etmek veya ABD'nin bıraktığı "boşluğu" doldurmaya açıkça niyetli olduğunu gösteriyor.

ÇİN-İRAN İLİŞKİLERİ İÇİN DÖNÜM NOKTASI MI?
Enerji ve pazar arayışını Ortadoğu’da genişletmek isteyen Çin’in 2021 Mart ayında İran ile imzaladığı 25 yıllık stratejik planı etkileyebilir. Büyük ölçüde enerji başlıkları ile dolu anlaşmanın, İran tarafından olumlu karşılanmayacağı uzmanların ortak görüşü. İran 2016 başlarında Suud yönetimi ile istikşafi görüşmelere devam etse de diplomatik açıdan ortak bir zeminde henüz buluşmadı.

Uzmanlar ABD ve İran’ın, Çin-Suud ilişkilerini dikkatli izleyip ortak sonuç içeren bağımsız diplomatik aksiyonlara yer vermesinin şaşırtıcı olmayacağını ön görüyor.

 

Muhammed Ali ATAYURT-Istiqlal Haber

Bu Haberi 483 kişi okudu!
10/12/2022
YORUMLAR
YORUM YAP
0 Yorum bulunmaktadır.