BM Kadın İşleri Komitesinden Uygur Raporu

BM İnsan Hakları Konseyi'nin kadın işleri komitesi, Çin hükümetini zorla kısırlaştırma ve zorla kürtaj da dahil olmak üzere Uygur kadınlarına yönelik her türlü ayrımcı muameleye son vermeye çağıran bir rapor yayınladı.

BM İnsan Hakları Konseyi’nin 30 Mayıs’ta yayınlanan “Kadınlara Karşı Ayrımcılığa Son” Raporu’nun rapor kısm ve tavsiyeleri, Komite’nin bu yıl 12 Mayıs’ta düzenlenen Çin’in kadın hakları konusundaki gelişimine ilişkin düzenli incelemesinin özet raporudur.

Çin, 12 Mayıs’taki toplantıya büyük bir heyetle katıldı. Toplantıda, Çin heyeti, Çin’in Uygur kadınlarına yönelik ayrımcı muamelesi hakkında BM müfettişlerinin yoğun sorularıyla karşı karşıya kaldı, ancak Çin tarafı Uygur kadınlarına yönelik muamelelerini savundu.

BM Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesi tarafından 30 Mayıs’ta yayınlanan bir raporda, Çin’in “zorla aile planlaması uygulamaları, zorla kürtaj ve zorla kısırlık hakkındaki şikayetler de dahil olmak üzere diğer cinsel şiddet biçimlerinin Doğu Türkistan'daki özellikle de Uygur nüfuslu bölgelerin çoğunda” olduğu belirtildi.

Raporda, “Bu bölgelerdeki doğum oranının, Çin’in diğer bölgelerine kıyasla hızlı düşüşün nedenlerinden biri olduğu söyleniyor” denildi. Raporda, “Çin’in bölgedeki her türlü aile planlaması politikasına, kürtaja, kısırlığa ve cinsel şiddete son vermek için derhal harekete geçmesi; bunun önlenmesi ve suç olarak tanımlanması; ayrıca sorumluların soruşturulması ve kovuşturulması gerekiyor” denildi.

RAPORDA; ÖNERİ VE TAVSİYELER SUNULUYOR
Sözkonusu rapordaki bir diğer önemli tavsiye, Çin hükümetinin şu anda Uygur bölgesinde geniş çapta uyguladığı Uygur kızlarını Çinli erkeklerle evlenmeye zorlama politikasıdır. Raporda, “Uygur kadınları gibi tüm etnik, dinsel ve dilsel azınlıklardan kadınların eşlerini seçmekte özgür olmaları, evliliklerinde özgür ve tam rızalarını sağlamaları ve Uygur kadınlarının zorla evlendirilmeye çalışıldığı tüm vakaları tam olarak soruşturması gerektiği” belirtiliyor. Hükümet yetkilileri de dahil olmak üzere zorla evlilikler konusunda sorumluların kovuşturulması ve uygun şekilde cezalandırılması gerektiği vurgulandı.

Çin hükümeti, bölgede 2017’de başlayan toplu adam kaçırma olaylarının yanı sıra, sözde bölgesel istikrar politikasının bir parçası olarak Uygur kızlarının Çinli erkeklerle büyük çaplı zorla evlendirilmelerini gerçekleştirdi. Çin medyası, Çinli bekarları “Sincan“a gitmeye ve Uygur kızlarıyla evlenmeye teşvik eden reklamlarla açıkça tanıtmaya başladı. Çinli erkeklere dokunmayı reddeden Uygur kızlarının “radikalleşme” ile suçlandıklarına veya ebeveynlerinin kamplarda alıkonmakla tehdit edildiğine dair haberler kamuoyuna yansıdı.

Ancak bu tür bir zorla evlilik, Uygurların güçlü protestolarına neden olmakla kalmadı, aynı zamanda yabancı araştırmacılar tarafından da eleştirildi.

BU İLK RAPOR DEĞİL
Bu, Birleşmiş Milletler Uygurlar çalışma grubunun bu yılın Mart ayından bu yana hazırladığı ikinci rapor. Bu yılın Mart ayında, BM İnsan Hakları Konseyi’nin Keyfi Gözaltı Çalışma Grubu, Çin hükümetini gazeteci ve ünlü editör Qurban Mammut, Ekber Esad ve Dr. Gülşen Abbas’ı serbest bırakmaya çağıran bir rapor yayınladı. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Uygur Hareketi’nin icra direktörü Ruşen Abbas, 31 Mayıs’ta verdiği bir röportajda, bu raporun BM Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesi’nin Çin’in Uygur kadınlarına yönelik istismarının “uluslararası sahnede tanındığını” ve “BM’de yeni bir adım” olduğunu söyledi.

Ancak Ruşen Abbas, Birleşmiş Milletler’in kendisini Çin’in tavsiyeleriyle sınırlamaması, Çin’in eylemlerini “soykırım” olarak ilan etmesi ve Çin’i sorumlu tutması gerektiğini, Çin’in Uygur kızlarını Çinlilerle evlenmeye zorlamasının, Çin’in Doğu Türkistan’da uyguladığı “ana soykırım biçimlerinden biri” olduğunu söyledi.

BM Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesi’nin 12 Mayıs’taki toplantısında Çin delegasyonu, Çin’in Uygur kadınlarına zulmettiği yönündeki tüm iddiaları reddetti. Uygur kadınlarının Çinlilerle zorla evlendirilmesine ilişkin sorulara yanıt olarak, Uygur kadınlarının her türlü geleneksel ve dini engellerden kurtulduğuna ve kendi özgür iradeleriyle özgürce bir eş seçmelerine yardımcı olduklarını iddia ettiler.

 

Muhammed Ali ATAYURT-Istiqlal Haber

Bu Haberi 434 kişi okudu!
07/06/2023
YORUMLAR
YORUM YAP
0 Yorum bulunmaktadır.