%80 Uygur tehdit altında

Araştırmacılar, Çin'in, yurt dışında yaşayan Uygurları, geride bıraktıkları aileleriyle tehdit ederek, insan hakları gönüllülerinin ülke dışındaki faaliyetleri hakkında bilgi toplamaya çalıştığını söylüyor. Uygur mülteciler ve gönüllüler BBC'ye bu tür tehdit taktiklerinin toplumu bölen derin ayrılıklara yol açtığını anlattı.

BBC’nin Tanık ifadelerine dayandırdığı ve farklı örneklerle anlattığı habere göre,

Alim'in annesi ekranda belirir belirmez "Canım oğlum, ölmeden seni göremeyeceğim diye korkuyordum" diyor.

Alim -gerçek ismi değil- görüşmenin kendisini allak bullak ettiğini söylüyor.

Bir video bağlantısıyla yapılan bu görüşme, Alim'in ülkesinden altı yıl önce kaçıp İngiltere'de iltica başvurusunda bulunduğundan bu yana annesiyle ilk doğru dürüst görüşmesi.

Fakat heyecanına burukluk da karışıyor çünkü görüşme başkasının gözetiminde yapılıyor. Çin'in kuzeybatısında yaşayan çoğu Müslüman Uygur azınlığın tüm mensupları gibi Alim'in annesi de gözetim ve denetim altında yaşıyor. Birbirlerini hiç doğrudan arayamamışlar.

Daha önce, aracılık yapan bir kişi bir telefonla Alim'i, başka bir telefonla annesini görüntülü olarak arıyor sonra telefonları yüz yüze tutarak konuşmalarını sağlıyormuş. Ama bu yolla birbirlerinin ancak gölgesini görebiliyor ve boğuk bir ses duyuyorlar, görüşme boyunca çoğunlukla karşılıklı ağlıyorlarmış.

Alim annesiyle, bir bedeli olacağını bilerek görüştüğünü söylüyor çünkü görüşmeyi ayarlayan kişi Çinli bir polis memuru.

Dikenli telli bir girişin önünde iki kadın bir adam ve bir güvenlik görevlisi

Çin'deki Uygurlar sıkı denetim altında yaşıyor ve bir milyonu aşkın Uygur'un toplama kamplarında tutulduğu iddia ediliyor (Fotoğraf 2019 yılından)

Görüşmeyi sağlayan polis daha sonra bu kez kendisi arayarak Alim'den, İngiltere'deki Uygur insan hakları gruplarının toplantılarına katılmasını, bilgi toplamasını ve bunları iletmesini istiyor.

Ajan olarak faaliyet göstermesini talep eden telefon görüşmelerinin kayıtlarını BBC ile paylaşan Alim "Ne zaman Londra'da Çin'i protesto etmeye yönelik bir gösteri olsa, arayıp kimlerin katıldığını soruyorlar" diyor.

Alim'e, çoğu İngiltere vatandaşı olan Çin'le ilgili insan hakları gruplarının liderleriyle arkadaşlık etmesi, onları yemeğe götürmesi, hesabı ödemesi için para da teklif edilmiş.

Polis, bunu kuşku çekmeden yapabilmesi için bir paravan şirket kurmayı da teklif ediyor. Alim'e bu amaçla daha önce bir çok kişi adına çok sayıda paravan şirket oluşturulduğu da söyleniyor.

Alttan alta hissettirilen, reddederse ailesinin zarar göreceği tehdidi Alim'i içinden çıkılmaz bir açmazda bırakıyor.

“SINIR ÖTESİ BASKI”
Araştırmalar, hükümetlerin ülke dışındaki muhalif faaliyetleri kontrol ve gözetim altında tutmak için kullandığı taktikler “sınır ötesi baskı” olarak bilindiğini, karşı karşıya gelinen tabloda, bu yöntem boyut atlayarak, insanların aileleriyle görüntülü görüştürülmesinin, ülke dışındakilere boyun eğdirmenin yaygın bir yöntemi olarak Çin polisi tarafından kullanıldığına işaret ettiğini dile getiriyor. İngiltere'deki Sheffield Üniversitesi'nden Dr David Tobin, meslektaşı Nyrola Elima ile birlikte bu konudaki en kapsamlı çalışmalardan birini yürüten isimler olup, çeşitli ülkelerdeki 200'den fazla Uygur mülteci ile görüşmeler yaparak, Çin dışında yaşayan bütün Uygurların sınır ötesi baskıya maruz kaldıkları sonucuna varıyor.

 

İLGİLİ HABERLER: RAPOR: UYGURLARIN %60’I AİLELERİYLE TEHDİT EDİLİYOR

 
"En temel taktik, ayrı kalınan ailelerle temas" diyor. Telefonla aramanın mümkün olduğu durumlarda bile Çin'deki ailelerin telefonu açmadığını anlatıyor. Ayrıca telefonların daima dinlendiği ve doğrudan temas kurmanın aileyi tehlikeye atacağı inancının hakim olduğunu söylüyor. Ayrıca yurt dışındaki kişinin ailesiyle ilişkisini kesmek Çin polisine, kontrollü görüşme teklifi ve kabul etmezse ailesi için olumsuz sonuçları olacağı tehdidiyle birlikte devreye girme ve boyun eğdirme fırsatı sağlıyor.

YURT DIŞINDA DEVAM EDEN ÇİN TEHDİDİ
Araştırmacılar Birleşik Krallık sınırları içinde yaşayan 400 civarında Uygur'dan 48'i ile görüştü. Bunların üçte ikisi, Çin polisinin kendileriyle doğrudan temas kurduğunu, casusluğa zorladığını, insan hakları konusunda faaliyet göstermemesi ve medyaya mülakat vermemesi için baskı yaptığını anlatıyor.

Ancak araştırmada Birleşik Krallık veya başka Batı ve Avrupa ülkelerinde yaşayanlardan daha zor durumda olan “mülteci grupları” olarak belirttiği Türkiye’de yaşıysan Uygurlar da var.

TÜRKİYE’DE YAŞAYANLARDA KONUŞTU
Çin dışında 50 bin kişilik kalabalık bir Uygur diasporasının bulunduğu ve geleneksel olarak Doğu Türkistanlılar açısından güvenli bölge kabul edilen Türkiye'den araştırmaya konuk olan  148 kişinin yüzde 80'i Çin yetkililerinin benzer tehditlerine maruz kaldıklarını anlatıyor.

Detay için Tıklayın.

Bu Haberi 841 kişi okudu!
02/08/2023
YORUMLAR
YORUM YAP
0 Yorum bulunmaktadır.